- Aidat ve bağışlarınızı Kuveyt Türk Katılım Bankası A.Ş.Eskişehir Şubesi, Şube Kodu:0056, Hesap No:93976178 nolu hesaba, İban No: TR94 0020 5000 0939 7617 8000 01 nolu ibana yatırabilirsiniz.
Duyurular

Sayın Üyelerimiz derneğimize katkılarınızı bekliyoruz.


Afyonkarahisar Hava Durumu
Etkinlik Takvimi
Döviz Bilgieri
Merkez Bankası Döviz Kuru
  ALIŞ   SATIŞ
USD  
EURO  
       
Özlü Sözler
Öyle zamanlar olur ki, nereye gittiğin önemini yitirir. Çünkü asıl önemli olan, yanında kiminle gittiğindir… (Tolstoy)
Sponsorlarımız
Anket
Derneğimizin Çalışmalarını Nasıl Buluyorsunuz?
 
Sitemizi Tavsiye Ediniz
Sitemizi arkadaşlarınıza tavsiye ederseniz memnun kalırız.
 
  
MEHMET AKİF ERSOY 20.12.1873 / 27. 12. 1936
 
 

Mehmet Âkif Ersoy

Mehmet Âkif Ersoy

Mehmet Âkif Ersoy

Doğum

Mehmed Ragif
20 Aralık 1873
İstanbulOsmanlı İmparatorluğu

Ölüm

27 Aralık 1936 (63 yaşında)
İstanbulTürkiye

Meslek

ŞairGazeteciVeteriner HekimÖğretmenMilletvekili

Etnik köken

Arnavut[kaynak belirtilmeli]

Dönem

Cumhuriyet dönem

 

Mehmed Râgıf, daha sonra Mehmet Âkif Ersoy (20 Aralık 1873 - 27 Aralık 1936), Türk şairveteriner hekimöğretmenvaizhafız, Kur'an mütercimi ve siyasetçi.

Mehmet Âkif Ersoy, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC)[1] ulusal marşı olan İstiklâl Marşı'nın yazarıdır. "Vatan Şairi" ve "Milli Şair" unvanları ile anılır. İstiklal Marşı'nın yanı sıra Çanakkale DestanıBülbül ve 1911-1933 yılları arasında yayımladığı yedi şiir kitabındaki şiirleri bir araya getiren Safahat en önemli eserlerindendir. II. Meşrutiyet döneminden itibaren Sırat-ı Müstakim (daha sonraki adıyla Sebil'ür-Reşad) dergisinin başyazarlığını yapmıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında milletvekili olarak 1. TBMM'de yer almıştır.

Doğumu ve çocukluk yılları

Mehmet Âkif Ersoy, 1873 yılının Aralık ayında İstanbul'da, Fatih ilçesinin Karagümrük semtinde Sarıgüzel mahallesinde dünyaya geldi. Miladi 6 Mart 1913'te yazdığı, "Üç beyinsiz kafanın derdine, üç milyon halk" mısrasıyla başlayan ve kavmiyetçiliği eleştirdiği şiirinin sonunda "Bunu benden duyunuz, ben ki, evet, Arnavudum... Başka bir şey diyemem... işte perişan yurdum!..." mısralarıyla bizzat şiirinde kendisini Arnavut olarak tanıtmıştır.[2] Nüfusa kaydı, babasının, onun doğumundan sonra imamlık yaptığı ve Âkif'in ilk çocukluk yıllarını geçirdiği Çanakkale'nin Bayramiç ilçesinde yapıldığı için nüfus kağıdında doğum yeri Bayramiç olarak görünür.[3] Annesi Buhara'dan Anadolu'ya göç etmiş bir ailenin kızı olan Emine Şerif Hanım; babası ise Kosova'nın İpek kenti doğumlu, Fatih Camii medrese hocalarından İpekli Mehmet Tahir Efendi'dir. Mehmet Tahir Efendi, ona doğum tarihini belirten "Ragif" adını verdi. Babasının vefatına kadar Ragif adını kullansa da bu isim yaygın olmadığı için arkadaşları ve annesi ona "Âkif" ismiyle seslendi, zamanla bu ismi benimsedi.[4] Çocukluğunun büyük bölümü annesinin Fatih, Sarıgüzel'deki evinde geçti. Kendisinden küçük, Nuriye adında bir de kız kardeşi vardır

Öğrenim Yılları

İlköğrenimine Fatih'te Emir Buhari Mahalle Mektebi’nde o zamanların adeti gereği 4 yıl, 4 ay, 4 günlük iken başladı. 3 yıl sonra iptidai (ilkokul) bölümüne geçti ve babasından Arapça öğrenmeye başladı. Ortaöğrenimine Fatih Merkez Rüştiyesi’nde başladı (1892). Bir yandan da Fatih Camii'nde Farsça derslerini takip etti. Dil derslerine büyük ilgi duyan Mehmet Âkif, rüştiyedeki eğitimi boyunca Türkçe, ArapçaFarsça ve Fransızcada hep birinci oldu. Bu okulda onu en çok etkileyen kişi, dönemin "hürriyetperver" aydınlarından birisi olan Türkçe öğretmeni Hersekli Hoca Kadri Efendi idi. Mezuniyetinden sonra Mehmet Âkif, Fransızcasını geliştirdi. 6 ay içinde Kur'an'ı ezberleyerek hâfız oldu. Hazine-i Fünun Dergisinde 1893 ve 1894’te birer gazeli, 1895’te ise Mektep Mecmuası’nda "Kur'an'a Hitab", adlı şiiri yayınlandı, memuriyet hayatına başladı.

Memurluk Yılları

Okulu bitirdikten hemen sonra Ziraat Bakanlığı’nda (Orman ve Vaadin ve Ziraat Nezareti) memur olan Mehmet Âkif, memuriyet hayatını 1893–1913 yılları arasında sürdürdü. Bakanlıktaki ilk görevi veteriner müfettiş yardımcılığı idi.  İstanbul’da bulunduğu sırada bakanlıktaki görevinin yanı sıra önce Halkalı Ziraat ve Baytar Mektebi (1906)'nde kompozisyon (kitabet-i resmiye), sonra Çiftçilik Makinist Mektebi'nde (1907) Türkçe dersleri vermek üzere öğretmen olarak atandı.

İstiklâl Marşı'nı yazması

Aynı dönemde Millî Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Bey'in ricası üzerine arkadaşı Hasan Basri Bey kendisini ulusal marş yarışmasına katılmaya ikna etti. Konulan 500 liralık ödül nedeniyle başlangıçta katılmayı reddettiği bu yarışmaya, o güne kadar gönderilen şiirlerin hiçbiri yeterli bulunmamıştı ve en güzel şiiri Mehmet Âkif'in yazacağı kanısı mecliste hâkimdi. Mehmet Âkif'in yarışmaya katılmayı kabul etmesi üzerine kimi şairler şiirlerini yarışmadan çektiler. Şairin orduya ithaf ettiği İstiklâl Marşı17 Şubat günü Sırat-ı Müstakim ve Hâkimiyet-i Milliye'de yayımlandı. Hamdullah Suphi Bey tarafından mecliste okunup ayakta dinlendikten sonra 12 Mart 1921 Cumartesi günü saat 17.45'te ulusal marş olarak kabul edildi. Âkif, ödül olarak verilen 500 lirayı Hilal-i Ahmer bünyesinde, kadın ve çocuklara iş öğreten ve cepheye elbise diken Dar’ül Mesai vakfına bağışladı.

Türkiye'ye dönüşü ve vefatı

Siroz hastalığına tutulunca hava değişikliği iyi gelir düşüncesiyle önce Lübnan'a, sonra Antakya’ya gitti fakat Mısır'a hasta olarak döndü. 17 Haziran 1936’da tedavi için İstanbul’a döndü. 27 Aralık 1936 tarihinde İstanbul’da, Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'nda hayatını kaybetti. Edirnekapı Mezarlığı'na gömüldü. Mezarı iki yıl sonra, üniversiteli gençler tarafından yaptırıldı; 1960’ta yol inşaatı nedeniyle kabri Edirnekapı Şehitliği'ne nakledildi. Mezarı, Süleyman Nazif ve arkadaşı Ahmet Naim Bey'in mezarları arasındadır.

Mehmet Âkif'e 1 Haziran 1936 tarihi itibarı ile 478 lira 20 kuruş emekli maaşı bağlanmıştır. Bu maaş 1936 yılı Ekim ayından itibaren ödenmeye başlanmış, toplu olarak 2976 lira almıştır. Emekli cüzdanının son sayfasında ise “600 lira borç” ibaresi yazılıdır. Bu borç düştükten sonra ise kalan kısım ailesine verilmiş ve Mehmet Âkif bundan iki ay sonra vefat etmiştir


Okunma Sayısı: 2237



Yazdır

 

 DİĞER HABERLER


















Üye Giriş Paneli
E-posta:    
Şifre:       
Şifremi unutum
Başkan'ın Mesajı
Aidat Borcu Sorgulama
 
Köşe Yazıları
ŞİİR DERLEME DÜZ YAZILAR
...

ŞİİR DERLEME DÜZ YAZILAR
ŞİİR...

ŞİİR DERLEME DÜZ YAZILAR
...

Son Ziyaretçi Yorumları
Muhterem koyuncal
Güzel bir site olmus.Emeği geçen herkese teşekkür ederim.Bürüksel'den Sevgi ve saygılar...Muhterem Koyunçal

Mehmet Ali Ertoy
Bağ yetiştirmeyen üzümün kıymetini bilmezimiş.Bağımıza ve üzümlerimize sahip çıkalım.Selamlar saygılar.

Erol Ertoy
evet günlük yaşamımıza koymamız gereken bilgilen memiz gereken site hazırlayanlardan emegi geçen arkadaşlaradan Allah razi osun sevgi ve saygılar


Tüm ziyaretçi yorumları için tıklayınız.
Günlük Gazeteler
Sponsorlarımız
Dosya İndirme Panosu